Ana sayfa > Diş Tedavileri > İmplant - Vidalı Diş Tedavisi
Koruyucu hekimlik uygulamalarına ve her geçen gün biraz daha gelişmekte olan tıbbi olanaklara rağmen diş kökleri ve periodontal hastalıklar nedeniyle diş kayıpları oluşmaktadır. Bu noktada implantoloji günümüz diş hekimliğinde popüler bir tedavi alternatifi olarak karşımıza çıkmaktadır.İmplant genel tıp literatüründe, eksik bir organ veya dokunun yerini alan yapılar olarak tanımlanmaktadır. Diş hekimliğinde ise implantlar, kaybedilen dişlerin yerini alacak sabit veya hareketli protezlere desteklik sağlamak amacı ile kemik içine yerleştirilen biyolojik olarak uyumlu, diş kökü benzeri yapılar olarak tanımlanabilir.
OSSEOİNTEGRASYON canlı kemik dokusu ile titanyum arasında arada herhangi başka bir doku olmadan kurulan bağa verilen isimdir. Osseointegrasyon uygulanan implantın kemiğe tutunması anlamına gelir. Bu biyolojik olay moleküller seviyede cereyan etmektedir. İmplantın iyileşme süresi implant yüzey özelliklerine ve kemik dokusunun durumuna bağlı olarak 1 aydan 6 aya kadar sürede geçekleşmektedir.
Her birey implant tedavisi için uygun aday olmayabilir. Sigara kullanımı, kötü ağız hijyeni, mevcut dişeti hastalıkları implant tedavisinin başarısını azaltan faktörlerdendir. İmplant tedavisinin bir mucize olmadığı,bilinmelidir. Ticari kaygılar gözetilirek her hastaya implant tedavisi önerildiğinde implant tedavileri sonuçları hastalar için hüsranla sonuçlanabilir. Son yıllarda ülkemizde implant uygulamaları çok yaygınlaşmıştır, bununla beraber implantlar da kemik erimeleri, implant iltihaplanması, ağrılı implant kaplamaları gibi sorunlarda yaygınlaşmıştır.
Planlama başarının en önemli faktörlerindendir. Planlamada hastanın beklentileri dikkate alınmalı ve mevcut kemik durumunun sağlayabileceği protez imkanları hastaya anlatılmalıdır. Standart implant planlamasının dışında her vakanın kendine özel zorlukları ve hassasiyetleri olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.
– Kapsamlı bir anamnez alınmalı,
– Kapsamlı bir ağız içi muayenesi yapılmalı,
– Çeneler kapalı konumdayken interokluzal mesafe kontrol edilmeli,
– Hastanın fiziksel durumu göz önünde bulundurulmalı,
– Uygulama bölgesinin radyografik incelemeleri yapılmalı,
– Uygulama sonrası sonuçlar öngörülmeye çalışılmalıdır.
İmplant tedavisinde başarı ve başarısızlığı belirleyen faktörler hasta, hekim ve implant sistemi olarak değerlendirilmelidir. Başarı bu üç faktöre bağlıdır. Yeterince pratik yapmamış ellerde en iyi implant sistemi bile başarısız olabilir. Başarı üçgeninin herhangi bir parçasının yetersiz olması klinik sonuçları olumsuz olarak etkiler. İmplant sonrasında ağız bakımına azami özen gösterilmesi gerekliliğini hastalarımız unutmamalıdır.